Title: BILIM Y
1BILIM YÖNETIMI KONFERANS 8 ARASTIRMA ÖNERILERI
NASIL YAZILMALI VE DEGERLENDIRILMELI --
TICARILESTIRME ARASTIRMALARI ÖRNEK KIMYA
MÜHENDISLIGININ KÖKENLERI FREDERICK
BETZ PORTLAND DEVLET ÜNIVERSITESI
22. Bir Arastirma Önerisi Nasil Yazilmali
BIR ARASTIRMA ÖNERISI, DOGA HAKKINDAKI BIR
SORUYA CEVAP VERMEK IÇIN OLUSTURULMUS METODOLOJIK
BIR PLANDIR -- SORGULAMADIR.
- ARASTIRMA ÖNERILERININ FORMATI
- ARASTIRMA KONUSU
- LITERATÜR
- YÖNTEM
- PROGRAM
- BÜTÇE
3ARASTIRMA SORGU ÇESITLERI
MESLEK YENILIKÇILIK
BILIM TEKNOLOJI Bulus
Darbogaz Teorisi Bulus
MÜHENDISLIK TICARILESTIRME Sistem
Standart Tasarimi Süreçler
DOGA
PAZAR
ÖRNEK TICARILESTIRME SÜREÇLERI KIMYA
MÜHENDISLIGININ KÖKENLERI
4Ralph Landau ve Nathan Rosenberg, kimya
mühendisliginin kökenlerini tanimlamislardi.
(Landau ve Rosenberg, 1988) Amerikan kimya
endüstrisi, yirminci yüzyilin ortalarinda en iyi
dönemindeydi. Bunun sebebi kismen, o yüzyilin
baslarinda, bir Amerikan bilim dalinin, kimya
mühendisliginin, ortaya çikmasiydi. Kimya
mühendisligi, genç sanayinin ihtiyaçlarina cevap
verebilen bir üniversite sistemi ile
destekleniyordu ve Amerikan-kökenli bagimsiz
süreç-tasarim firma kurumu tarafindan
yönlendiriliyordu.
Sistematik endüstriyel arastirma ilk olarak kimya
endüstrisinde baslamistir. ABDde 1899 ile 1946
yillari arasinda kurulan endüstriyel-laboratuvarla
rin çeyreginden fazlasi, kimya endüstrine hizmet
vermek amaciyla kurulmustur. Kimyasal alanindaki
isgücünün, baska endüstri alanlarina kiyasla daha
büyük bölümünü, bilim insanlari ve mühendisler
olusturmustur. Laboratuvar düzeyindeki bilimsel
deneyler, naylon, yüksek-yogunluklu polietilen,
polipropilen, üretan köpükleri, elektronik
kimyasallar, ecza maddeleri, böcek ilaçlari,
sentetik kauçuk ve pek çogunun gelistirilmesinde
kritik önem tasimistir. Ancak, baslangiç
arastirmalarindan sonra kimya mühendisligi,
küçük-ölçekli reaksiyonlarin endüstriyel üretim
süreçlerine dönüstürülmesi için temel disiplin
haline geldi.
5TEKNOLOJIK ILERLEME, SANAYI, ÜNIVERSITE VE KAMU
ARASTIRMALARININ ORTAKLASA KATILIMINI GEREKTIRIR
ULUSAL BILGI ALTYAPISI
DOGA
ÜNIVERSITE ARASTIRMALARI
KAMU ARASTIRMALARI
ENDÜSTRIYEL DEGER ARTTIRICI YAPILAR
ENDÜSTRIYEL ARASTIRMA VE GELISTIRME
ARASTIRMANIN KULLANILIR HALE DÖNÜSTÜRÜLMESI
IS
PAZAR
ÜRETIM YÖNETIM PAZARLAMA
FINANS MÜHENDISLIK BILGI ARASTIRMA
MÜSTERI
ÜRÜN
GÖREV
UYGULAMA SISTEMI
6Kimya mühendisliginin özü, kimyasal süreç
donanimi tasarlamak ve koordine etmek için
gerekli becerilerin biraraya getirilmesidir.
Bugün, bu becerilerin elde edilmesinin bir
kimyaciya ya da makine mühendisine sunulandan çok
daha farkli bir ögretim programi gerektirdiginin
farkindayiz. Ancak bu gerçegin anlasilmasi için
yillar geçmesi gerekmistir. Bilim dalinin
gelisimi, çarpici derecede, tek bir enstitüde
gerçeklesmistir Massachusetts Teknoloji
Enstitüsü. Her ne kadar Almanya, on dokuzuncu
yüzyilin sonlarinda, kimyasal arastirma
gelenegini ilk kez benimseyen ülke olmus olsa da,
Almanyadaki kimyacilar az veya çok, bilgilerini
makine mühendislerine devretmistir. Her iki
meslek de birbirinden farkli roller üstlenmistir.
Kimyasal degisim süreçlerine iliskin çok az sey
bilen makine mühendislerinin aldigi egitim,
etkili kimyasal süreçler için gerekli donanimlari
degerlendirmek için yeterli degildi ve birkaç
istisna disinda kimyacilarin fikirlerini genelde
bilimsel temele dayandirmadan uyguladilar.
7Baslangiçta, Amerikada da kimyacilar ve
mühendisler ayri kaldilar. Endüstriyel kimyacilar
bastan sona kadar basit kimyasallarin üretimine
odaklanmislar ve bazi birlestirici prensiplerin
içerildigini görmüslerdir. Makine mühendisleri en
basindan beri yaptiklari gibi öncül olarak
makinelere odaklanmislardi. Ve uygulamaci
kimyacilar endüstriyel üretim yöntemlerine fazla
dikkat etmeden süreçleri kimyasal asamalarina
kadar parçaladilar. Endüstriyel sirketler tek
baslarina büyük-ölçekli tesisleri nasil
tasarlayacaklari ve isletecekleri konusunda
yöntem bilgisine sahiptiler ve bu bilgiye büyük
ölçüde deneysel olarak ulasmislardi.
8BILIM, TEKNOLOJI, MÜHENDISLIK VE TICARILESTIRME
HAKKINDA BILIM YÖNETIMI IÇIN DERSLER
DOGRUSAL BIR YENILIKÇILIK SÜRECI OLARAK
BILGI-FAYDA DÖNÜSÜMÜ
ARASTIRMA
DOGANIN KESFI VE ANLASILMASI MANIPÜLASYONUN
BILIMSEL FIZIBILITESI ICAT ISLEVSEL
MANIPÜLASYON TEKNIK FIZIBILITE
PROTOTIPI ISLEVSEL UYGULAMA PROTOTIPI ISLENMIS
ÜRÜN PROTOTIPI MÜHENDISLIK ÜRÜN
TASARIMI ÜRETIM ÜRÜN TASARIMI ÜRETIM SÜRECI
GELISTIRME TAM ÖLÇEKTE ÜRETIM SISTEMI ÜRÜNÜN
HACIMLI ÜRETIMI ÜRÜN SATISI VE
PAZARLAMASI ÜRETIM IYILESTIRMESI ÜRÜN
IYILESTIRMESI
UMUMI BILGI
BILIM
TEMEL ARASTIRMA
PATENTLI TESCILLI BILGI
UYGULAMALI ARASTIRMA
TESCILLI BILGI
TEKNOLOJI VE MÜHENDISLIK
TEKNOLOJI GELISTIRME
TICARILESTIRME
TICARI FAYDALANMA
FAYDA
9Leipzig Üniversitesinde doktora yapmis olan MIT
(Massachusetts Teknoloji Enstitüsü) mezunu
Profesör Arthur A. Noyes, sanayi alaninda
kariyere yönelik uygun egitimin, fen bilimleri
prensiplerine vurgu yapmasi gerektigine
inaniyordu. O zamanlar lisans düzeyinde egitim
veren bir mühendislik okulu olan MITi temel
arastirmaya yönelik yüksek lisans programi içeren
bir teorik-bilim-temelli üniversiteye
dönüstürmeyi istiyordu. 1903 yilinda yarisini
kendi finanse ederek, Alman-stili bir Fiziksel
Kimya Arastirma Laboratuvari kurmayi basardi. Bu
durum kisa sürede MITden ilk doktora derecesini
çikartti. MITnin Mühendislik Arastirmasi Yüksek
Lisans Okulu ayni yilda kuruldu. Bir kimya
profesörü olan ve ünlü kimya doktoru Arthur D.
Littlein yakin bir meslektasi olan William H.
Walker çok farkli bir vizyona sahipti. Walker
ve Little MITnin bir mühendislik ve teknoloji
okulu olarak kalmasi ve uygulamali bilimlere
odaklanarak sanayinin kurucularini ve liderlerini
egitmesi konusunda israrciydilar. Noyes ve Walker
arasinda uzun yillar sürecek bir uyusmazlik
basladi.
10BILIM YÖNETIMINE ILISKIN DERSLER
Arastirma vizyonu, üniversitelerde uygun egitim
müfredati ve arastirma programlari düzenlenmesine
yönelik profesyonel liderlik gerektirir
Profesör Arthur A. Noyes . . MITi, temel
arastirmaya yönelik, yüksek lisans programi
içeren bir teorik-bilim-temelli üniversiteye
dönüstürmeyi istiyordu.
Bununla birlikte, üniversitelerde arastirma
vizyonu, hem bilimin hem de teknolojinin
entelektüel dünyalari arasinda köprüler
kurmalidir Walker ve Little MITin bir
mühendislik ve teknoloji okulu olarak kalmasi ve
uygulamali bilimlere odaklanarak sanayinin
kurucularini ve liderlerini egitmesi konusunda
israrciydilar. Noyes ve Walker arasinda uzun
yillar sürecek bir uyusmazlik basladi.
Üniversitenin misyonu basit degildi, ancak bilim
ile mühendisligi bünyesinde barindirmali ve
sanayi ile stratejik isbirligi yapmaliydi.
11Walker, esas olarak kimya ve kimya mühendisligi
ile ilgiliydi ancak sahip oldugu vizyon baska
alanlari da kapsiyordu. Sanayide karsilasilan
gerçek problemlerin anlasilmasi yoluyla, bir
ögrencinin, teoriden pratige geçebilecegine
inanmaktaydi. Bu durumu, özellikle,
malzemelerin ölçek-meseleleri, bedelleri,
pazarlari, güvenlikleri gibi sadece endüstriyel
firmalarin ilgilenmis oldugu problemlerle
ugrasirken önemli buluyordu. Böyle meselelerin,
daha geleneksel bir egitimin verildigi Avrupali
zanaat gelenekleriyle uzaktan yakindan alakasi
yoktu. Walker, MITnin endüstriyel kimyadaki
programini yeniden düzenledi, onu kimya ve makine
mühendisligi üzerine verilen karisik derslerden,
kimya mühendisligi haline gelecek birlesik bir
program haline getirdi. Zaman geçtikçe,
program, Arthur Little tarafindan 1915 yilinda
açiklanmis bir kavram olan, birim islem
çalismalari üzerine daha fazla temellenmeye
basladi. Birim islemler, çok sayidaki endüstriyel
kimyasal süreçlerin damitma, sogurma, isi
transferi, süzme ve benzeri gibi daha az sayidaki
temel asamalara indirgenmesi anlamina geliyordu.
12BILIM YÖNETIMINE ILISKIN DERSLER
Sanayi ve üniversite arastirma isbirlirlikleri
arasindaki önemli iliskilerden birisi, sanayinin,
üniversitenin bilime yönelik esas sorumlulugunu
degistirmeden, üniversite arastirmalarina meydan
okuyucu problemler sunmasidir Walker , bir
ögrencinin, sanayide karsilasilan gerçek
problemlerin anlasilmasi yoluyla, teoriden
pratige geçebilecegine inanmaktaydi. Egitimin
ve bilimin uygun bir sekilde düzenlenmesi,
arastirma programlari için kritiktir
Walker, MITnin endüstriyel kimyadaki programini
yeniden düzenledi, kimya ve makine mühendisligi
üzerine farkli derslerden, kimya mühendisligi
haline gelecek birlesik bir program haline
getirdi.
13Walker ve Little, temel laboratuvar bilimi
çalismakta olan ve hiçbir zaman
endüstriyel-ölçekte tesisler ve cihazlar ile
ilgileri olmayacak olan kimyacilarin, ne
kullanacaklari ne de ihtiyaçlarinin olacagi yeni
kavramlar tasarlayarak kimya mühendisliginin
prensiplerini gelistiriyorlardi. Gelismekte olan
, genis kapsamli bagimsiz ürünler ve süreçlere
yönelik birlestirici bir bilim daliydi. Birim
islemleri ile egitilen bir mühendis gerektiginde
bunlari karistirabilir ve eslestirebilir. Böyle
bir mühendis, özellikle yeni malzemeler ve
ürünler ortaya çiktikça, problem çözme açisindan
daha esnek ve becerikli olabilir.
14BILIM YÖNETIMINE DAIR DERSLER
BILIM TEKNOLOJI Kesif
Darbogaz Teori si
Bulus MÜHENDISLIK TICARILESTIRME
Sistem Standartlar Tasarim
Süreçler
ISLEM TEKNOLOJISINE YÖNELIK, SISTEM-ODAKLI
ARASTIRMA ENDÜSTRIYEL ÜRETIM MÜHENDISLERININ
EGITIMI IÇIN GEREKLIDIR Birim islemleri
konusunda egitilen bir mühendis gerektiginde
bunlari karistirabilir ve eslestirebilir. Böyle
bir mühendis, özellikle yeni malzemeler ve
ürünler ortaya çiktikça problem çözme konusunda
daha esnek ve becerikli olabilir.
15Walker, 1908 yilinda MITde bir Uygulamali Kimya
Arastirma Laboratuvari kurmayi basardi. (Amerikan
Kimya Mühendisleri Enstitüsünün kurulmasina
yardim ettigi dönemler ile hemen hemen ayni
tarihlerde) Yeni laboratuvar endüstriyel
firmalardan arastirma kontratlari talep ediyor,
fakülte ile ögrenciler için gerçek-yasam
deneyimleri ve sanayi ile yakin baglantilari
bulunan bir kimya mühendisligi yüksek lisans
programi sunuyordu. Zamaninda, çok az Amerikan
firmasi kendi arastirma tesislerine sahipti
(General Electric ve Du Pont sirasiyla 1901 ve
1902 yillarinda kendi bölümlerini kuran ilkler
arasindaydilar). Walker, sanayi ve akademisyenler
arasindaki yakin isbirligi sonucunda kurulan
Alman kimya sanayisinin nasil hizla büyüdügüne
tanik olmustu. Sanayi baglantilarini daha da
ilerletmek için 1916 yilinda Walker ve daha genç
bir meslektasi olan Warren K. Lewis yine
Littlein destegi ile Kimya Mühendisligi Uygulama
Okulunu kurdular. Bu okul ögrencilere, fakülte
gözetiminde, sinifta ögrendiklerini
uygulayabilecekleri endüstriyel tesislerde
çalisma olanagini saglamaktaydi.
16BILIM YÖNETIMINE DAIR DERSLER
ÜNIVERSITE VE SANAYI ARASTIRMA ISBIRLIGINI KURAN
DEVLET BILIM ARASTIRMA PROGRAMLARI, ULUS IÇIN
YARARLIDIR Walker, 1908 yilinda MITde bir
Uygulamali Kimya Arastirma Laboratuvari kurmayi
basardi. . . Yeni laboratuvar endüstriyel
firmalardan arastirma kontratlari talep ediyor,
fakülte ile ögrenciler için gerçek-yasam
deneyimleri ve sanayi ile yakin baglantilari
bulunan bir kimya mühendisligi yüksek lisans
programi sunuyordu.
ÜNIVERSITE EGITIM PROGRAMLARI, ÜNIVERSITE
ARASTIRMA PROGRAMLARI ILE ILISKILENDIRILMELIDIR
Sanayi baglantilarini daha da ilerletmek için
1916 yilinda Walker ve daha genç bir meslektasi
olan Warren K. Lewis yine Littlein destegi ile
Kimya Mühendisligi Uygulama Okulunu kurdular. Bu
okul ögrencilere, fakülte gözetiminde, sinifta
ögrendiklerini uygulayabilecekleri endüstriyel
tesislerde çalisma olanagini saglamaktaydi.
17Walkerin MITdeki teknolojik egitim yaklasimi
sonunda Noyesin yaklasimina üstün geldi.
Birinci Dünya Savasinin ardindan enstitünün
kimya mühendisligi programi, kimya sanayisinin
genislemesine paralel olarak hizla büyüdü.
Warren Lewis ve meslektaslarinin himayesindeki
bölüm entelektüel anlamda güçlü bir merkez haline
geldi ve itibari 1923 yilinda Walker, Lewis ve
William H. McAdams tarafindan yazilan öncü bir
metin tarafindan güçlendirildi Kimya
Mühendisliginin Prensipleri. Ve Lewis
petrol-aritma sanayisi ile rota-degistirici bir
iliski gelistirdi.
Walker, MITnin kimya mühendisligi yüksek lisansi
ve arastirmalarinin düzenlenmesinde bir bilim
yöneticisi rolünü oynamaktaydi.
18BILIM YÖNETIMINE DAIR DERSLER
BILGI BILGI SÜRECI DURUMU
TEKNIK BILIMSEL
BILIMSEL FAALIYETLER YÖNTEM ÖNERME
(EPISTEMOLOJI) (ONTOLOJI) IDARI
BILIM BILIM FAALIYETLER YÖNETIMI
UYGULAMASI (ORGANIZASYON) (TEKNOLOJI)
BILIM YÖNTEMLERI ILE BILIM ORGANIZASYONU
ARASINDAKI ETKILESIM, BILIM YÖNETIMINDE ÖNEMLI
KAVRAMLARDIR.
19Lewis, damitmayi daha kusursuz, aritma sürecini
de kesintisiz ve otomatik hale getirmek için
çalismaya basladi. O zamanlar uygulamada olan
süreçler, temiz-son ürünler elde etmek ve tamirat
amaçlariyla zaman zaman kesintiye ugramak
zorundaydi ve bu süreçler açikça uygun degildi.
Örnegin, çatlayan firinlara periyodik olarak kok
yapiyorlardi ve kapatilmalari gerekiyordu.
Kesintisiz sürece geçebilmek için, sanayinin
gelecekteki petrokimya sanayisine de temel
olusturacak teknolojiler gelistirmesi
gerekiyordu. 1924e kadar Lewis, daha düsük
sicakliklarda çalisan, kok yapmayi ve bozulmayi
engelleyen vakum damiticilarinin kullanimini
ögreterek petrol yatirimlarini arttirdi. 1914 ile
1927 yillari arasinda ham petrolden elde edilen
benzin ortalamasi, yüzde 18den yüzde 36ya
çikti. Lewisin vakum damiticilari rafineri
standartlari haline geldi ve MITdeki çalisma da
Lewisin yeni kavramlarinin sekillendirilmesi ve
bunlarin tasarim prensiplerine dönüstü.
20BILIM YÖNETIMINE ILISKIN DERSLER
BILIM TEKNOLOJI Bulus
Darbogaz Teorisi Bulus
MÜHENDISLIK TICARILESTIRME Sistem
Standart Tasarimi Süreçler
ÜRETIM SÜREÇLERI GENELLIKLE SANAYI IÇERISINDE
ORTAYA ÇIKAR. BUNUNLA BIRLIKTE, TEMEL TEKNOLOJI
SÜREÇLERI KIMI ZAMAN ÜNIVERSITE TARAFINDAN
OLUSTURULUR. HER IKI DURUMDA DA ÜNIVERSITENIN
ARASTIRMA ROLÜ BUNLARIN TASARIMLARININ
GELISTIRILMESIDIR.
21Ikinci Dünya Savasindan önce, petrol
islenmesindeki pek çok yeni gelismelerden en
önemlisi uygun boyutlardaki pilot tesislerin
kurulabildigi ve teknik olarak desteklenebildigi
Baton Rouge merkezinde meydana geldi. Lewisin
devam eden tavsiyeleri ve daha sonrasinda MITden
Edwin R. Gilliandin destegi ile Baton Rouge,
propilen ve bütanin en önemli kaynagi olan
hidroformasyonu, sivi yalitilmis kok yapmayi ve
sivi katalitik çatlamayi ortaya koydular. O
zaman itibariyle Lewis, Walkerin ilk
programlarinin çok ötesine gitmisti. Walker
sanayiyi kampüse getirdi. Lewis ise kampüsü
sanayiye götürdü ve böyle yaparak büyük
endüstriyel sorunlarin çözülmesine yardimci oldu.
Ayrica, Lewis önce petrol daha sonra kimya
alaninda kesintisiz bir otomasyon süreci tasarimi
için kimya mühendisligine genel bir sistem
yaklasimi üzerinden odaklandi. Amerikanin
akabinde gerçeklesen petrokimyasallardaki ticari
basarisini bu ögrenme deneyimi olmadan elde
etmesi oldukça zordu. Bunun yaninda, büyümekte
olan kimya mühendisligi, kimya sanayisinin diger
bölümlerine de fayda saglamaktaydi. Örnegin,
MITden McAdams, Du Pontun kendi
kimya-mühendisligi arastirma altyapisini
kurmasina ve yeni polimer ürünü olan naylonun
üretiminin hayata geçirilmesine yönelik kapasite
tasarlanmasina yardim etti.
22BILIM YÖNETIMINE ILISKIN DERSLER
BILGININ FAYDAYA DÖNÜSMESI
ULUSAL BILGI ALTYAPISI
DOGA
ÜNIVERSITE ARASTIRMALARI
DEVLET ARASTIRMALARI
ENDÜSTRIYEL KATMA-DEGER OLUSTURAN YAPILAR
ENDÜSTRIYEL ARASTIRMA VE GELISTIRME
ARASTIRMANIN FAYDAYA DÖNÜSTÜRÜLMESI
IS
Bilim yönetimindeki önemli nokta üniversite,
sanayi ve devlet arasindaki kritik arastirmalar
için yapilan etkilesimleridir.
ÜRETIM YÖNETIM PAZARLAMA
FINANS MÜHENDISLIK BILGI ARASTIRMA
23Amerikanin kimya sanayisi bunalim döneminde dahi
ilerledi. Esas öncü olan Almanya ise Avrupa
kartelinin üzerindeki savas sonrasi kisitlamalar
nedeniyle geriye düstü. Alman sanayiciler ulusun
esnek olmayan boyar madde sanayisinin içerisine
hapsolmuslardi, bu sanayi, günümüzde önenimi
kaybetmis olan uygulamalar sayesinde on dokuzuncu
yüzyilin sonlarinda ve yirminci yüzyilin
baslarinda dünya pazarini egemenligine almisti.
Bir Alman sirketinin yöneticisi yakin zamanda
sorunu kimyacilar hesaplayamiyor seklinde
sikayet ederek özetlemisti. Demek istedigi sey
Alman kimyacilarin süreç tasarimini ve bu
tasarimin ürün imalati ile bütünlestirilmesini
anlayabilecek sekilde egitilmedikleriydi.
Almanlar bu dersi ögrenmeye baslamayi Ikinci
Dünya Savasindan sonraya kadar reddettiler,
belki de bu, Almanlarin kimya mühendislerini,
kimyacilarin üzerine koymaya gönülsüz
olduklarindandi. O zaman itibariyle, her seye
ragmen, büyük Alman sirketleri ve üniversiteler
Amerikan-tarzi mühendisligi benimsemeye
basladilar. Almanlar Amerikan yaklasimini kendi
güçlü kimyasal-arastirma enstitülerine
uyguladiklari zaman yeniden sanayideki ana
faktörlerden biri haline geldiler.
24BILIM YÖNETIMINE ILISKIN DERSLER
ULUSUN EGITIM VE ARASTIRMA ALTYAPISI, ULUSUN
ULUSLARARASI REKABETÇILIGI IÇIN ÖNEMLIDIR
GEREKLIDIR ANCAK YETERLI DEGILDIR.
25Ikinci Dünya Savasindan beri petrokimyasallara
olan talep dünya çapinda olaganüstü bir sekilde
artti. 1950den 1970e kadar Amerikada gayri
safi milli hâsilanin yillik oraninin yaklasik iki
buçuk kati kadar ve hatta bazi göreceli olarak
basit, homojen ürünlerden bile daha hizli bir
sekilde artmistir. Savastan önce pek çok yeni
plastik çesidinde yenilikçilik gerçeklesmisti,
bunlar arasinda stirolen, polistirolen, vinil
klorid ve polivinil-klorid, düsük yogunluklu
polietilen oksit, metakrilatlar ve digerleri
sayilabilir. Savastan sonra, bütün bunlarin
üretiminin ölçeginin büyütülmesi firsati dogdu.
Ilk basta, kapasite artislari orjinal üretim
sürecini yeteri kadar dönüstürmeden elde
ediliyordu. Tesis tasarimlari basitçe
tekrarlaniyordu. Öte yandan maliyetler, her bir
reaksiyon sisteminin ölçeginin tek bir vagon ya
da kimyasal montaj hatti kullanilarak
arttirilmasiyla asagi çekilebilirdi.
26BILIM YÖNETIMINE ILISKIN DERSLER
UYGUN OLARAK DÜZENLENMIS ÜNIVERSITE EGITIM VE
ARASTIRMA PROGRAMLARI, SADECE ENDÜSTRI SEKTÖRÜ
ILE DEGIL PEK ÇOK SEKTÖR ILE KESISIR. BIR TEK
SEKTÖR ÜZERINE ODAKLI ÜNIVERSITE PROGRAMLARI,
DAHA GENIS ODAKLI PROGRAMLAR KADAR, REKABETÇILIK
AÇISINDAN ETKILI DEGILLERDIR. BELLI BIR ODAK
OLMALIDIR ANCAK ÜNIVERSITE ARASTIRMA PROGRAMLARI
BIRDEN ÇOK SEKTÖR ILE ETKILESIM HALINDE
OLMALIDIR(GENELLESTIRILMELIDIR).
27Bazi kimya sirketleri, kimyasal tesis tasarimina
yönelik iç bölümler olusturdular ancak pek çogu
kimyasal üretim süreçlerini tasarlayabilecek ve
isleyebilecek yeni nesil yüklenicilere
yöneldiler. Az sayida olan bu firmalar yüzyilin
baslarinda ortaya çikti, bunlarin basinda yeni
olgunlasmaya baslamis olan petrol sanayisine
katering hizmeti veren Universal Oil Products ve
M. W Kellogg Sirketi gelmekteydi. SEFler olarak
bilinen bu özellesmis mühendislik firmalari
çogaldilar ve çogu zaman büyük kimya sirketleri
için bütün üretim tesisatinin gelistirmesi isini,
tasarim asamasindan nihai insaya kadar tek
baslarina yaparak göze çarpar hale geldiler.
1960lara dek yeni büyük tesislerin neredeyse
üçte biri SEFlerin ürünüdür. Dünya kimya
sanayisinin olefin ve aromatikler temel bina
bloklarina yönelik gelistirilen tüm teknoloji ve
tesis tasarimlari, büyük oranda Kellogg, Lummus,
Foster Wheeler ve Stone Webster gibi SEFler
tarafindan kazanilmis bir zaferdir.
Amerikan-tasarimli etilen parçalama tesisleri her
yere yayilmis gibiydi ve SEFler, çogu zaman
ulusal kimya sanayilerine yönelik önemli ara mal
üretimi için bu tesislere teknoloji sunmaktaydi.
Bu teknolojiye daha sonradan dahil olanlar
SEFlerin ilk müsterilerinden elde ettikleri
yöntem bilgilerinden faydalanmaktaydilar ve
petrol, kagit ve metal alanlari gibi, ilgili
sanayi alanlarina yeni girenler de öyle yaptilar.
Dolayisiyla, sanayi asiri derecede rekabetçi bir
hale geldi.
28BILIM YÖNETIMINE DAIR DERSLER
ENDÜSTRI MÜHENDISLIGINDE FIRMALAR TASARLANIR VE
ENDÜSTRIYEL DANISMANLIK FIRMALARI, SANAYIYE
ZIRVEDE BIR TEKNOLOJI KAPASITESI SUNABILMELEK
IÇIN ÜNIVERSITE ARASTIRMALARI ILE BIRLIKTE
HAREKET ETMEK ZORUNDADIRLAR.
291973deki petrol krizinden sonra piyasadaki
canlilik geride kalmisti ve kimya endüstrisinin
yillik büyümesi iki basamakli rakamlardan
yaklasik 5e gerilemisti. Pek çok sirketin,
hizla, özel tüketici ihtiyaçlarina yönelik
kimyasal madde üretimine dönmesi ile, yüksek
miktarda homojen kimyasal üretimi daha az önemli
hale gelmisti. Örnegin, artik polyester
liflerinin dokumasi yapilabiliyor ve daha genis
kullanima izin veriliyor poliüretanlar ise,
farkli nihai kullanimlara yönelik çok çesitli
özelliklerde üretiliyor polistirolenler ve baska
polimerlerin özelliklerinin uyarlanmasin da ise
daha çok co-monomerler kullaniliyor. Genel
anlamda, esasen 1970lerin baslarindan itibaren
büyüyen endüstrinin her alaninda, arastirma ve
gelistirmeye daha fazla önem veriliyordu ve
yenilikçilik, pazar hedefleri tarafindan oldugu
kadar, bilimsel arastirma tarafindan da
itilmekteydi. Bununla birlikte, Dow ve Monsata
gibi pek çok iyi sirket hala arastirma-temelli
uzmanlik isinin yani sira temel meta-kimya
üretiminde israrliydi.
30BILIM YÖNETIMINE ILISKIN DERSLER
TEKNOLOJI ILERLEMENIN, KISITLI BIR ÖMRÜ VARDIR VE
SANAYI, SANAYININ OLGUNLUK DEVRESI IÇERISINDE YER
ALAN ÇEKIRDEK-TEKNOLOJILER OLARAK, META-TIPI
ENDÜSTRIYEL UYGULAMALARA UYUM SAGLAMAK ZORUNDADIR
.
31Daha çok özellesmis ürünlere egilim devam edecek
gibi görünmektedir. Gelecegin kimya endüstrisi
muhtemelen, ekonominin baska sektörlerinden
birçok çesit yeni teknoloji ile bir arada
faaliyet gösterecektir. Belki de, salt kimya
alaninda faaliyet gösteren firmalarin yerini,
kismen kimya, kismen elektrik-elektronik,
biyoteknoloji, makine ve benzeri konularda
faaliyet gösteren firmalar alacaktir. Kimya
mühendisleri simdiden, termodinamik, kinetik,
süreç tasarimi ve kontrol teorisi gibi genis
çapli temel kavramlarda egitilmeye
basladilar. Kimya mühendisleri, gelecege
bakarken, süreç-tasarimi sorunlarina, hem pazarin
ihtiyaçlarina hem de Ar-Genin devam eden
buluslarina dikkat ederek uyguladiklari yaratici
yaklasimlar içeren basarilarini
hatirlamalidirlar. Amerikadaki kimya
mühendisligi tarihi, dünyanin geri kalani ile
daha iyi rekabet etmek için üretim
teknolojilerini iyilestirmeye çalisan diger
mühendislik dallarina da model teskil edebilir.
Bilim yönetimi gelecege bakmak ile ilgilidir.
32ÖZET BILIM YÖNETIMINE ILISKIN DERSLER
Arastirma vizyonu üniversitelerde uygun egitim
müfredatlari ve arastirma programlari
düzenlenmesi için profesyonel liderlik
gerektirir Bununla birlikte, üniversitelerdeki
arastirma vizyonu, hem bilimin hem de
teknolojinin entelektüel dünyalari arasinda köprü
kurmalidir.
Sanayi ve üniversite arastirmasi isbirligi
arasindaki önemli iliskilerden birisi, sanayinin
üniversite arastirmasina, üniversitenin bilime
yönelik esas sorumlulugunu degistirmeden meydan
okuyucu problemler sunmasidir. Uygun egitim ve
bilim organizasyonu arastirma programlari için
kritiktir.
SÜREÇ TEKNOLOJISI IÇIN SISTEM-ODAKLI ARASTIRMA,
ENDÜSTRIYEL ÜRETIMDE YER ALAN MÜHENDISLERIN
EGITIMINDE GEREKLIDIR.
ÜNIVERSITE VE SANAYI ARASTIRMA ISBIRLIGINI
KOLAYLASTIRAN DEVLET BILIM ARASTIRMA PROGRAMLARI
ULUS IÇIN YARARLIDIR. ÜNIVERSITE EGITIMINE AIT
PROGRAMLAR ÜNIVERSITE ARASTIRMA PROGRAMLARI ILE
ENTEGRE EDILMELIDIR.
BILIM YÖNTEMLERI ILE BILIM ORGANIZASYONU
ARASINDAKI ETKILESIM BILIM YÖNETIMINDE ÖNEMLI
KAVRAMLARDIR.
ÜRETIM SÜREÇLERI ÇOGUNLUKLA SANAYI IÇERISINDE
ICAT EDILIR. BUNUNLA BIRLIKTE, TEMEL TEKNOLOJI
SÜREÇLERI KIMI ZAMAN ÜNIVERSITE TARAFINDAN ICAT
EDILIR. HER IKI DURUMDA DA ÜNIVERSITENIN
ARASTIRMA ROLÜ, BUNLARIN TASARIMLARININ
IYILESTIRILMESIDIR.
ULUSUN EGITIM VE ARASTIRMA ALTYAPISI, ULUSUN
ULUSLARARASI REKABETÇILIGI IÇIN ÖNEMLIDIR
GEREKLIDIR ANCAK YETERLI DEGILDIR.
UYGUN OLARAK DÜZENLENMIS ÜNIVERSITE EGITIM VE
ARASTIRMA PROGRAMLARI, SADECE ENDÜSTRI SEKTÖRÜ
ILE DEGIL PEK ÇOK SEKTÖR ILE KESISIR. BIR TEK
SEKTÖR ÜZERINE ODAKLI ÜNIVERSITE PROGRAMLARI,
DAHA GENIS ODAKLI PROGRAMLAR KADAR, REKABETÇILIK
AÇISINDAN ETKILI DEGILLERDIR. BELLI BIR ODAK
OLMALIDIR ANCAK ÜNIVERSITE ARASTIRMA PROGRAMLARI
BIRDEN ÇOK SEKTÖR ILE ETKILESIM HALINDE
OLMALIDIR(GENELLESTIRILMELIDIR).
ENDÜSTRI MÜHENDISLIGINDE FIRMALAR TASARLANIR VE
ENDÜSTRIYEL DANISMANLIK FIRMALARI, SANAYIYE
ZIRVEDE BIR TEKNOLOJI KAPASITESI SUNABILMELEK
IÇIN ÜNIVERSITE ARASTIRMALARI ILE BIRLIKTE
HAREKET ETMEK ZORUNDADIRLAR.
TEKNOLOJI ILERLEMENIN KISITLI BIR ÖMRÜ VARDIR VE
SANAYI MUTLAKA SANAYI OLGUNLUGU IÇERISINDE
ÇEKIRDEK-TEKNOLOJILER OLARAK META-TIPI
ENDÜSTRIYEL UYGULAMALARA UYUM SAGLAMAK ZORUNDADIR.
Bilim yönetimi gelecege bakmak ile ilgilidir.