Title: Son Anadolu Panteri
1SON ANADOLU PANTERI
Bu Bir Mehmet Ertüzün Düs Hekimi Yalçin
Ergir Ortak Çalismasidir
ses dügmesini açabilrsiniz
(bir yok olus - bir yok edis öyküsü)
2SON ANADOLU PANTERI
(bir yok olus - bir yok edis öyküsü)
3Panthera pardus tulliana
yani Anadolu Panteri, ya da Anadolu Leopari, ya
da Anadolu Parsi. Hani son kuslardan bahsederiz
ya ara sira bu öykümüz de son panterle, ama
Afrikanin degil, Anadolunun Neolitik çaglardan
beri sakini olmus Anadolu Panteri ve 17 Ocak
1974te Beypazarinda biraktigi son pati izi ile
ilgili.
4ANADOLUDAKI ILK PATI IZLERI Anadolu, son 400
milyon yildan günümüze kadar uzanan bir süreç
içinde, eski okyanusal ve kitasal parçalarin bir
araya gelmesiyle olusmustur. Yaklasik 250 milyon
yil öncesine kadar devam eden süreç içinde, daha
yasli kitalar bir araya gelerek tek büyük kita
Pangeayi olusturmuslardi. Bu süper kitayi tek
bir okyanus olan Pantalassa kusatiyordu.
Daha sonra bu süper kita, levha hareketleri
sonucu yaklasik 200 milyon yil önce parçalanmis
kuzeyde Lavrasya, güneyde ise Gondwana olmak
üzere iki kitaya ayrilmisti. Bu iki kita arasinda
dogu bati uzanimli, batidan kapali, doguya
dogru V sekille açilan büyük Tetis Okyanusu
olusmustu. Anadolu da bu Tetis Okyanusunun bir
parçasini olusturuyordu. Anadolunun bugünkü
sekline ulasan jeodinamik evrimi, altmis milyon
yil önce Afrika levhasinin - günümüzde de devam
eden - kuzeye dogru hareketiyle baslamisti.
Oligosen devrinin (34 - 24 milyon yil öncesi)
sonuna kadar, Alp Himalaya dag kusagi ve bu
sisteme bagli olan Anadolunun güneyinde
Toroslar, kuzeyinde Karadeniz Daglari (Pontitler)
kivrimlanarak yükselmis Orta Anadoluda kapali
bir havza olusmustu.
5Miyosen devrinde (23.8 - 5.4 milyon yil öncesi)
ise Afrika kitasinin kuzeye hareketinin devam
etmesine ek olarak, Arap levhasinin kuzeye
hareketi ve Anadolu levhasiyla çarpismasi sonucu,
Dogu Anadolu daha da yükselmis Anadolu üzerinden
memeli hayvanlarin geçebilecegi kara baglantilari
olusmustu. 14 - 16 milyon yil önce, Afrika ve
Asya kökenli pek çok memeli hayvan, bu kara
baglantilari araciligiyla çiçegi burnundaki
Anadoluya ulasabilmisti. Anadolu Panteri de bu
memelilerden evrilerek olusmus, endemik (yöreye
özgü) bir Anadolu türüydü.
Pleyistosen (1.7 milyon yil 10000 yil öncesi)
devrinin ilkel insaninin Anadoluda ilk defa
780000 730000 yil öncesinde görülmesiyle
Anadoluda panterler, bu ilkel insanlarla
birlikte yasamaya baslamislardi.
Sonra ilkel insanlar gitmis 30000 10000 yil
önce gelismis insanlar olarak Homo sapiens
sapiens, yani bildigini bilen insan, yani
bizler gelmistik (http//www.ergir.com/MASAL.htm).
Uygarlastikça avlanma tekniklerimizi
gelistirmis, uçani kaçani çok uzaklardan
öldürebilmistik. Yok edis, 10000 yillik
Holosen döneminin basindan günümüze dek devam
etmis Anadoluyu en az Neolitik çagdan beri
vatan edinmis, Konya, Çumra Ovasindaki 9000
yillik Çatalhöyük ev duvarlarinda resimleri
bulunan, sisman kadin heykelciginin iki yaninda
yer alan panterlerin sonuncusunu da 1974te vurup
rahatlamis o namussuzun da kökünü kurutmayi
basarmistik.
6Pantera Pardus Tulliana'nin (Anadolu Panteri),
Anadolu Platolari'nda bir tarihte bolca
bulundugunun en önemli delillerinden sayilan
Osmanli Minyatürleri adeta geçmise isik
tutmaktadir. 1. Minyatür Burada Kanuni Sultan
Süleyman (Muhtesem Süleyman M.S. 1520/1560), bir
Anadolu Yaban Koyunu'nu (Ovis Amon Anatolica)
kiliçla avlarken betimlenmistir. Bu minyatür
ayrica Pantera Pardus Tulliana'nin, Yaban Esegi,
Yaban Koyunu, Yaban Keçisi (Bezoar), Anadolu
Arslani ve Karaca'yla birlikte ayni habitati
paylastiginin da güzel bir kanitidir.
2. Minyatür Burada 1. Yildirim Bayezid (M.S.
1389/1402) ok ve yayla bir geyigi (Cervus Dama)
avlarken betimlenmistir. Ayni minyatür tepelere
dogru kaçan Pantera Pardus Tulliana'nin varligini
kanitlayan iyi bir örnektir. Diger yaban
hayvanlari ise tilki ve tavsandir.
7BARUTLU UYGARLIK Yirminci yüzyil kapiyi çalarken
tarihin en kanli katliamlarina tanik olmus
Ruandada, milyonlarca insanin öldügü Tutsi ve
Hutu kabilelerinin savaslarinda gorillerin yok
olma noktasina gelisleri gibi, yirminci yüzyil
boyunca da pek çok hayvan nesli, insanlarin
gözlerini bürümüs kandan nasiplerini almislardi.
Anadolu Leoparina ilk bilimsel Felis tulliana
adi, 1856da Fransiz zoolog M. A. Valenciennes
tarafindan, Klikya Valisiyken Anadolu Panteri
ile ilgili ilk bilgileri derleyen Romali Marcus
Tullius Ciceroya ithafen verilmisti. Tullius
ismi Anadolunun panterine giderken Cicero ismi
de Ankaranin köstebegine, ikinci dünya
savasindaki asrin casusu Ilyas Baznaya
takilacakti (http//www.ergir.com/vonpapen.htm).
Anadolu panterleri, Ege Bölgesi, Toros Daglari,
Köroglu Daglarinda dogal yasamlarini sürdürmeye
çalisirlardi. Dogu ve Güney Dogu Anadolu
bölgelerinde ise boyutlari daha küçük olan Iran
Parsi (Panthera pardus saxicolor) yasardi.
Sonuncusu Subat 1970te Hakkari / Uluderede
Sehit Sen tarafindan vuruluncaya kadar Anadoluda
kaplan da (Panthera tigris virigata) yasardi.
Prof. Dr. Turhan Baytopun arastirmasi ve
bulgulari, Nihat Turanin Türkiyenin
Memelileri kitabinda da yer almis bu son Hazer
Kaplaninimizin kuyrugunun Irakli bir asiret
reisine kamçi olarak kullanilmasi için satildigi
belirtilmisti. Su anda son kaplanimizin postu
kuyruksuz olarak Ali Üstay Kolleksiyonunda
bulunmaktadir.
8Hitit Kabartmalarinda bile yer alan Anadoludaki
aslanlarin sonuncusu ise 1890da vurulmustu.
Aslanimiz gibi çitamiza da Anadolunun 20.
yüzyilini göstermemistik.
Yirminci yüzyil boyunca pek çok Anadolu Panteri
avcilar tarafindan kaplan kapanlarina düsürülerek
ya da domuz avinda kullanilan sevrotinlerle
(dokuz bilya/buck-shot) acimasizca öldürülüp,
avcilarin omuzlarinda, fotograf makinalarina
verilen pozlarda yer almislardi. Zaten 5 Mayis
1937de çikan Kara Avciligi Kanununda leoparlar
her vakit avlanilabilen zararli memeliler
arasinda yer almaktaydi. Uluderede öldürülen son
kaplanimiz da bu zararli memeliler kapsamindaydi.
Kusadasinin güneyindeki Dilek Yarimadasindan,
Agriya tüm Anadolu, sayisi oldukça azalmis
panterlerine dar edilmisti. Kiminin postu bir
hanima kürk olsun, beyninin altindaki omuzlarini
isitsin diye Sirkecideki hanlarda pazarlaniyor,
kimininki dibinde okeye dönülen bir kulüp
lokalinin duvarina dekor oluyor, kimininki
kendisini Haci Bektasta kader ortagi baska bir
Anadolu Panteri postunun yaninda, kimi kendisini
Ege Üniversitesinin Doga Tarihi Müzesinde,
kimisi Diyarbakir Ana Jet Üssünde buluyor,
kimisi de oradan oraya dolastirilirken murdar
oluyor, çürüyüp gidiyordu.
9Ama hiçbir avci Anadolu Panterinin nesline
Mantolu Hasanin verdigi zarari veremedi.
1930-1950 yillarinda Izmirli avci Hasan Bele, tek
basina yaklasik on bes panteri öldürdü. Bu sayi,
Atatürk zamaninda Ankaraya gelen ve Türkiyede
zoolojinin kurucusu olarak bilinen ve panterin
Anadoludaki dagiliminin haritasini yayinlayan Dr
Hans Kumerloevenin Türkiyenin Memeli
Hayvanlari arastirmasinda da elli olarak
belirtilmekteydi.
Mantolu Hasan vurdugu panterlerin postlarini
gövdesine pelerin gibi dolayarak dolasirdi. Bu
katliam ancak devrin Cumhurbaskani Ismet
Inönünün kendisine bir çifte verip, bir daha
panter vurmama sözü almasiyla son
bulmustu. Anadolu Panterinin bugüne kadar
dogada canli olarak çekilebilmis tek fotografi
1949da, Malatya / Gölbasinda, mülteci Alman
bilim adami Prof. Dr. Curt Kosswig tarafindan
çekilmistir. 1946da Cafer Türkmen tarafindan
çekilen panter fotografi, Izmir Hayvanat
Bahçesindeki Zozanin fotografidir.
Prof Dr. Curt Kosswig ayni zamanda Manyas Kus
Cennetini, 1 Nisan 1938te esi Leonore ile ilk
kesfeden ve buraya Kus Cenneti adini veren
arastirmacidir.
10Daha sonra, kalan bir avuç Anadolu
Panteri 12.02.1967de Ali Çalayir tarafindan
Bolu / Seben Ilçesinde vurularak, Ocak 1969da
Hatay / Samandagda esegini parçaladigi bir
köylünün, esek lesinin üzerine döktügü zirai
ilaçla zehirlenerek, 1970te Kars / Karakale
Köyünde vurularak öldürülmüs, son olarak da
1972de Agri Daginda ve Eskisehir Çatacikta
(Mihaliççik) görülmüstü.
Ve gelindi 17 Ocak 1974e Beypazarinin Bagözü
Köyüne...
17 OCAK 1974 / SON PATI IZI Bagözü Köyü,
Beypazarina 12 km uzaklikta, Nallihan yolundan
kuzeye ayrilarak ulasilan okulu, saglik ocagi,
PTT acentasi, kanalizasyonu bulunmayan
köylülerinin ekip biçtikleriyle kit kanaat
geçinip gittikleri yoksul bir köydür. Bu köy,
ABD-Wyomingdeki rezervlerden sonra, dünyanin
ikinci büyük Trona rezervinin, yani tabii soda
külü rezervinin dibindedir. 17 Ocak 1974 sabahi,
Havva Köksal dere yatagi boyunca asagidaki
bahçelere yer elmasi toplamaya gidiyordu. Önden
yürüyen kocasi ve kayinbabasi gözden
kaybolmuslardi. Simdi dozerle doldurulmus olan, o
zamanki dere yataginda kocaman, benekli bir kedi
yatiyordu. Havva hayatinda ilk defa böyle bir
hayvan görürken, belki Benekli de hayatinda ilk
defa bir insan görüyordu. Benekli, Anadoluda
görülen son Anadolu Panterinden baskasi degildi.
11Otuz yil aradan sonra, Mehmet Ertüzünle birlikte
11 Mart 2004te Havva Köksali ziyarete
gittigimizde bize büyük karsilasmayi anlatmisti.
- Söyle uzun kuyruklu upuzun bir sey, orada yolun
kiyisinda yatiyordu. Onu görünce geri geri
gitmemle sak deyip kus gibi üstüme konmasi bir
oldu. Kolumdan tuttu silkeledi gözlerimi
açtigimda yanimda köpek oturagi gibi oturuyordu.
Yine gitmisim kendimden. O sirada odundan
Süleyman geliyormus onu görünce kaçmis... - Benekli dört - bes metre uçup, Havvanin kolunu
kaptiginda, o silkelemede kol kirilmisti. Ama bir
gerçek daha vardi, Beneklinin öldürme amaci
yoktu, baygin Havvanin yanibasina oturup
beklemeye baslamisti. (Leoparlar yalniz yasayan,
gece hayvanlaridir iki yilda bir, genellikle de
Ocak ve Subat aylarinda çiftlesirler. Avlarini
boynuzluysa bogazindan, boynuzsuzsa ensesinden
isirarak öldürürler. 17 Ocakta, gündüz vakti,
yerini yurdunu terkedip dolasiyor ve dibinde
savunmasiz yatan insani öldürmüyor olmasi,
kendisine astan ziyade es aradigini
düsündürmektedir). - O sirada köydeki bir evde bu durum görülmüs,
kadin kocasina - Kalk yaa Havvayi bir canavar yiyor... diye
bagirmisti.
12- Ilk, belki de son defa bir leopar tarafindan
isirilmis birisiyle sohbet ediyorduk. Bu sohbet
sirasinda - Çok müthis, temiz, yani o kadar güzeldi ki,
üzerinde kir yoktu hali gibiydi onun canli
hali bir bambaskaydi...
ya da - Belki de kendim tepinirken kirmisimdir
kolumu... gibi sevgi, koruma ifadeleri de
dikkatten kaçmiyordu.
O zaman Izmirde vatani görevini yapmakta olan
ogluna Anneni panter isirdi diye haber
gitmisti. Oglu izin alamayinca da firar etmisti
Bagözüne gelinceye kadar yolda aklina kimbilir
neler neler gelmisti. BENEKLININ ÖLÜMÜ Silahli
köylüler alaca canavarin pesindeydi. Basören,
Çakiloba gibi çevre köylerden de eli silah
tutanlar gelmisti. Amansiz bir iz sürümü
baslamisti..
Benekli insanla karsilasmis, hayati kaymis,
oradan oraya kaçmaktaydi. Karsidaki sirta gidip
bir çoban ve köpeklerini görünce geri dönüyor,
geldigi yolu bulmaya çalisiyordu. Ahmet Çaliskan
müthis bir avciydi. Kapi denilen, vahsi
hayvanlarin geçis yapacagi yolaklari iyi bilirdi.
Beneklinin geçebilecegi kapiyi tahmin edip,
kargalarin da telasli inis çikisini gözleyip,
köyün yukarilarindaki Kizil Mese Mevkiinde
pusuya yatmisti.
13Ve yanilmamisti Benekli can havliyle kapidan
geçerken Ahmet Çaliskan 1980 sonrasi devlete
teslim edecegi mavzerini (Mauser) dogrultup
atisini yapiyor, yüz elli metreden Benekliyi
vuruyordu. Artik yarali panter kaçmaktan, izini
kaybettirmekten vazgeçmis, can havliyle kuru
meseleri söke söke Ahmet Çaliskana dogru kosmaya
baslamisti. Birisi sag kalacakti Ahmet Çaliskan
üzerine kosan yarali pantere dokuz defa ates
ediyor, yedisinde vuruyor, Panter ise hala
kosarak geliyordu. Artik iki metre kalmisti,
Çaliskan son atisini yapti ve çene altindan giren
kursun Benekliye takla attirarak dös üstü yere
yatirdi..
Benekli can çekisirken, yanina oturup onu sevmeye
baslamisti. Hala bilemiyordu neyin nesiydi bu
alacali hayvan? Ahmet Çaliskan 1994te astimdan
ölmeden önce simdi Bagözü Köyünün muhtari olan
oglu Zekeriya Çaliskana o anki tarifsiz hüznünü
anlatacakti.
14BEYPAZARINDAKI POST KAVGASI Daha sonra
Benekliyi bir cipe atip Beypazari Devlet
Hastanesine götürmüslerdi. Beneklinin gelisi
belediye hoparlöründen halka ilan edilmis,
hastane meraklilarla dolup tasmisti. Kisi basina
iki lira ödetip hastaneye yardim da toplanmis,
daha sonra o parayla hastaneye röntgen cihazi
alinmisti.
- Bir doktor, hanimi için Beneklinin kürkünü
isteyip, köylülere - Bu artik hastanenin mali oldu... deyip,
köylüler de itiraz edince - Sizi kuduz açisindan karantinaya tabi
tutacagiz... denmis köylüler de - - O zaman ziyarete gelen bütün Beypazari halkini
karantinaya mi tabi tutacaksiniz?.. diye
sormuslardi. - Böylece Benekliye Ankaradaki Veteriner
Bakteriyoloji Enstitüsünün yolu, köylülere de
ifade verme yolu görünmüstü. Enstitüde sadece
panterin beyni incelenebilmis, onun da tertemiz
oldugu ortaya çikmisti.
15TRT Televizyonu, Hürriyet ve Günaydin Gazeteleri
habere genis sekilde yer verirken, o zamanin
delikanlisi Mehmet Ertüzün de bu gazetelerin
küpürlerini kesiyor, adini Benekli koydugu son
Anadolu Panterini yok edisimizi asla içine
sindiremeden bir düs hekimiyle tanisip nefes
nefese anlatacagi güne kadar arsivinde sakliyordu.
Bu arada avi serbest olan Anadolu Panterinin
koruma kapsamina alinabilmesi için dergilere
yaziyor, belki de bu yazismalarin tuzuyla 1987de
Merkez Av Komisyonu Kararlarinda iskalanan
Anadolu Panteri Avi yasagi, otuz milyara varan
para cezalariyla resmen yasaklaniyor, bu
topraklarin emaneti, gecikmis olarak koruma
altina alinabiliyordu.
16O düs hekimi de daha önce Çumrada yasayan
veteriner hekim Deniz Cengiz Soykanin Atlas
Dergisine yazdigi Mersinin Mut ilçesinin
Çampinari (Kahtama) köyünün yükseklerinde bugüne
kadar kimsenin gitmedigi bir ormanliktaki Kaplan
Gedigi denen yerdeki bir panterin varligindan söz
eden mektubunu okumustu böylece iki merakli ruh
birlesmis, birlikte 2004 yilindan bugüne
Beneklimiz ile ilgili bilgileri kaynagindan
arastirmaya baslamisti.
MADEN TETKIK ve ARAMA GÜNLERI Bu konu
gazetelerin ön sayfalarinda yer alinca, Maden
Tetkik ve Arama Genel Müdürlügü (o zamanlarin
Genel Direktörlügü), müzesine koyabilmek için
Bagözü köylülerine 4000 lira vererek Benekliyi
almisti.
Köylüler de o parayla önce bir köy odasi yapmaya
niyetlenmisler, giristeki caminin hemen yanina
beton atip su basmanini çikmislardi. Ardindan
uzun süre insaata ara vermisler, en sonunda da o
betonun üzerine bir imam evi yapmislardi.
17Insana rastlayip, canindan olduktan, nesli
kuruduktan sonra da Beneklinin basina gelmedik
kalmamisti. Beyni, Enstitüde deney farelerine
yedirildikten sonra getirildigi MTAda soguk hava
dolabi olmadigi için, kis sartlari da göz önünde
bulundurularak, tahnit için Izmirden eksper
gelinceye kadar iki bina arasinda geçis yapmak
üzere kullanilan baglanti köprüsü üstünde
bekletilmisti.
Müzeye konmak için tahnit islemi sirasinda postu
boraksla ovalanmis, kemikleri de ilerideki
arastirmalarda kullanilmak üzere gömülmüs, daha
sonra gömülen yer unutulmus, tahmin edilen yerin
üzerine de daha sonra bir bina yapilmisti. 1974
sartlarinda tahnit için yapay hele leopar gözü
bulunmasi mucize gibiyken aranan bir çift göz
MTAdan Ergun Kaptanin bireysel çabalariyla
Orman Bakanligi mühendisi Nihat Turandan
bulunmus, gözün teki elden ele dolasirken
düsürülüp lavabonun altinda bir yerlerde
kaybolmustu. Yillarca MTAnin ilk Tabiat Tarihi
Müzesinin alt katinda terfi edilmeyi bekleyen
Benekli, 2003 yilinda yeni müze binasindaki
mekanina tasinmisti. Ancak insan eli bir kez
degmisti, artik hiç de Havva Ananin hayatini
bagislayan Benekli gibi bakmiyordu.
18ANADOLUDA PANTER KALDI MI? Bizce sayilari çok
az da olsa kaldi. Bu konuda yapilan çalismalari
açiklamanin mahzurlari da var çünkü elde edilen
bilgiler dogrultusunda bazi insafsiz eli
tüfeklilere hedef göstermis de olabiliriz. Ancak
bulunabilmesi koruma altina alinabilmesi de
bilginin paylasilmasindan ve kalabalik bir ehil
ekip çalismasindan geçiyor.
Bunun için de genis bir alana foto-kapanlar
yerlestirilmesi gerekiyor. Foto-kapanlar,
deklansörleri harekete hassas fotograf
makinalari önlerinden geçen her hareketli cismin
fotografini çekiyorlar. Böylece bir kuyruk da
çekilse arama sahasi daralmis oluyor. Panter
tespit edildigi zaman dart ile vurulup
uyusturulmasi gerekiyor. Daha sonra da, varsa
diger bireylere ulasmak için boynuna verici tasma
(transmitter collar) takilmasi gerekiyor. Mogol
Amerikan Kar Leopari Projesi kapsaminda, su
anda Gobi Çölünün neresinde Kar Leopari (Uncia
uncia) var, boyunlarina takilmis verici
tasmalarin günde iki defa uydulara gönderdigi
bilgi ile herhangi bir internet kafeden dahi
takip edilebiliyor. Beneklinin gerçek bir
Anadolu Panteri degil, bir kordiplomatin
Afrikadan getirttigi bir panter oldugu, daha
sonra besleyemeyince Polatlida bir çiftlige
biraktigi, çiftlikten kaçarak Bagözüne geldigi,
yani MTA müzesinde bulunan panterin Anadolu
Panteri olmadigi iddialari da ortaya atildi. Bir
baska iddiaya göre de, Beneklimiz o yillarda
yavruyken Hayvanat Bahçesince Ankarali bir
zengine verilmis ve Ankara Çubuk ilçesindeki
çiftliginden kaçmis ithal bir Afrika Leopariydi.
Ancak hem Hayvanat Bahçesinin böyle bir
uygulamasi olamazdi hem deTürkiye Biyolojisinin
degerli bilim adami Prof. Dr. Ali Demirsoyun
ifadeleriyle, MTA beneklisi kuyruk uzunlugu ile
birlikte iki metre otuz santimetreye ulasan boyu
ve yaklasik yüz kilo agirligiyla yavruluktan yeni
çikmis bir panter olmadigi, en az on yasinda - bu
topraklarin bir panteri oldugu anlasiliyordu
(http//www.ergir.com/ali_demirsoy_gercek_sarac.ht
m).
19Günümüzde Anadolu memeli faunasinda az sayida
karakulaga ve vasaga rastlanabilmektedir. Ancak
Havvanin kolundaki izler, bu topraklarin ilk
sakinlerinden Anadolu Panterinin son pati, son
dis izleridir. Kemiklerini kaybettiysek de
elimizdeki diger doku örnekleri, ilerideki DNA
elektroforezi ile yapilacak karsilastirmali
genetik çalismalarda bize isik tutacaktir.
Su anda Termessostan, Dilek Yarimadasina kadar
pek çok yerde bireysel ya da WWF gibi
kuruluslarin arastirmalari sürmektedir. Cemal
Gülasin Kaçkar daglarinda müthis bir özveriyle
yaptigi çalismalarda buldugu izlerin 15
santimetre çapinda, 10 santimetre derinliginde
olusu bu izin daha küçük yapidaki Panthera
pardus saxicolora ait olmayip, Panthera pardus
tullianaya ait oldugu ihtimalini
kuvvetlendirmektedir. Cemal Gülas, yanindan
ayrilmayan gerçek kurt Dostun da uyarmasiyla,
ormanin derinliklerine kaçip kaybolan bir panteri
andiran görüntüleri küçük kamerasiyla
kaydedebilmistir.
Simdilerde TÜBITAK Ulusal Elektronik ve
Kriptoloji Enstitüsünün, Linux isletim sistemini
ülkemizde yayginlastirma projesinin bir ürününe
Pardüs adi verilmisken, Pardüsün ta kendisi de
bulunup ait oldugu topraklarda yayginlastirilmalid
ir. 5 Haziran 2002 tarihinde PTT Genel
Müdürlügü, Dünya Çevre Günü nedeniyle
Beneklimizin de yer aldigi bir blok pul
çikarmistir.
20Anadolumuzun Panterinin kendisi de elbet bir gün
ya da bir gece karsimiza çikacaktir ancak bunun
için bizim de yasamini Tanzanyadaki Serengeti
Milli Parkindaki arastirmalara adamis kurdugu
daimi çadir köyde hayvanlarin gizemli dünyalarini
belgelemis Hugo Van Lawick gibi bilimin gönül
adamlarina gereksinimimiz vardir.
ARA VERIRKEN Besikler verdigimiz Nuhun benekli
yolcusu, Anadolunun son panteri, Anadolunun
çocuklari siyah beyaz televizyonlarin basinda
Pembe Panteri izlerken, Tetis Okyanusa
atilmisti. Durum vahimdir ve bu topraklarin, bu
sularin, hatta gelip bu sularda yasamayi seçmis
baska sularin canlilarinin (http//www.ergir.com/b
eyaz_balina_aydin_sunum.htm), Çinin pandalari
gibi özenle korunma, kollanma zamani gelmistir.
21Bu derledigimiz bilgiler göç yollari üzerindeki
minik bir su birikintisidir. Anadoluyu gelecek
kusaklara kültürüyle, topragiyla, bozulmamis
dogasiyla, jeolojik ve paleontolojik miraslariyla
emanet edebilmeyi diliyor sözlerimize Fikret
Kizilokun besteleyip söyledigi Ahmet Arifin
dizeleriyle ara veriyoruz
Afrika Panteri
ala safakta pusuyum asi daglar delisiyim ve
yürekler dolusuyum anadoluyum döner
misin... düs hekimi yalçin ergir
dushekimi_at_ergir.com mehmet ertüzün
maertuzun_at_yahoo.com 17/ Ocak/2006 otuz ikinci
yilda otuz ikinci kista...
http//www.ergir.com
Anadolu Panteri
Okuduklariniz, asagida yer alan degerli
kisi ve kuruluslarin emek emek biriktirdikleri,
gönülle paylastiklari bilgilere basvurmadan
olusamazdi
22(alfabetik sirayla) Ali Demirsoy, Ali Ismet Ege,
Atlas Dergisi, Av Dergisi, Bahtiyar Kurt, Batur
Avgan, Bülent Solakoglu, Can Bilgin, Cemal Gülas,
Curt Kosswig, Deniz Cengiz Soykan, Doga ve
Hayvanlari Koruma Dernegi, Dünya Dogayi Koruma
Vakfi WWF (-Türkiye), Emre Can, Ergun Kaptan,
Erkan Kayaöz, Esra Basak, Faruk Atabek, Gerçek
Saraç, Gökmen Yalçin, Günesin Aydemir, Güven
Eken, Hagop Savul, Hakan Öge, Hakan Taylan, Hans
Kumerloeve, Kirk Johnson, Marcus Borner, Mehmet
Emin Bora, Mehmet Y. Yilmaz, Mensure Kavukçu,
Merkez Av Komisyonu Murat Balci,Tansu Gürpinar,
Nejla Aliç, Nihat Turan, Savas Özbey, Sökmen
Baykara, Süha Derbent, Sadan Baskaya, Taner
Irkeç, Tanju Kaya, Turhan Baytop, Tübitak-Sage
Çalisanlari, Türkiye Avcilari Grubu, Uluslararasi
Dogayi Koruma Birligi (IUCN), Yesim
Islamogluna Bagözünün bizi hiç eli bos
göndermeyen gönlü zengin köylüleri Abdullah
Degirmen, Alaaddin Vural, Ali Erdogan, Bekir
Çakiroglu, Hasan Tek, Ibrahim Eken, Mehmet
Erdogan, Osman Emre, Resat Yilmaz, Rifki Eken,
Salih Tek, Zekeriya Çaliskan (son panteri vuran
Ahmet Çaliskanin Oglu), ve Havva
Köksala SONSUZ TESEKKÜRLERIMIZLE
Afrika Panteri
Bu Bir Mehmet Ertüzün Düs Hekimi Yalçin
Ergir Ortak Çalismasidir
http//www.ergir.com
Anadolu Panteri
23Afrika Panteri
bu belgesel düz yazi olarak http//www.ergir.com/
son_anadolu_panteri_yazi.htm Mehmet Ertüzün
tarafindan çevrilmis Ingilizce düz yazi
olarak http//www.ergir.com/last_anatolian_panthe
r.htm adreslerindedir.
http//www.ergir.com
Anadolu Panteri
diger düs hekimi belgeselleri http//www.ergir.co
m/belgeseller.htm adresinde yer almaktadir.
24Afrika Panteri
BES DAKIKA ARA...
http//www.ergir.com
Anadolu Panteri
son notlar