Slayt 1

1
YEDITEPELI SEHIR

ISTANBUL
GIRIS
2
Sehir Tanitimi
Sehrin Tarihçesi
Tarihi Mekanlar
Resimlerle Istanbul
Istanbul Siirleri
ÇIKIS
3
Sehir Tanitimi
Eski Dünyanin merkezinde yer alan Istanbul
tarihi abideleri ve sahane tabii manzaralari ile
ünlü, önemli bir mega polistir.Asya ile Avrupa
Kitalari'nin dar bir deniz geçidi "Bogaziçi" ile
ayrildigi yerde, iki kita üzerinde kurulu tek
sehirdir. 2500 yili asan bir tarihe sahip olan
Istanbul, deniz ve karalarin kucaklastigi bu
stratejik bölgede kurulusunu takiben önemli bir
ticaret merkezi olmustu. Tarihi Istanbul sehri üç
tarafini Marmara Denizi, Bogaziçi ve Haliç'in
sardigi bir yarim ada üzerinde yer alir. Gelisim
sürecinde surlar her defasinda daha batiya insa
edilerek sehir 4 defa genisletilmisti. 5 yy Roma
devri surlari ile çevrili, 7 tepe üzerine kurulu
Istanbul, Türk sanatinin saheser eserleri,
buralara kondurulmus "taçlar" gibi,Sultan
camileri ile süslüdür.Sehrin silueti her yönden
güzel, muhtesem ve huzur verici bir
manzaradir.Çok emin bir tabii liman olan Haliç
sehrin gelismesinde önemli rol oynamisti. Ana
yollarin denize ulastigi kavsak noktasinda yer
almasi, kolay savunulur bir yarim ada, ideal
iklim, zengin ve cömert tabiat, stratejik
Bogaziçi'nin kontrolü gibi özellikler ve cografi
konumunun dünyanin merkezinde bulunmasi
Istanbul'un kismetidir.
Ana Menü
4
Sehrin Tarihçesi
Istanbul'un tarihi 300 bin yil önceye kadar
uzanir. Küçükçekmece gölü kenarinda bulunan
Yarimburgaz magarasinda yapilan kazilarda insan
kültürüne ait ilk izlere rastlanmistir. Bu
dönemde gölün çevresinde Neolitik ve Kalkolitik
insanlarin yasadigi sanilmaktadir.
Alt Paleolitik Çag'a, Agaçli yakinlarinda ise,
Orta Paleolitik Çag ile Üst Paleolitik Çag'a özgü
aletlere rastlanmistir.
5000 yillarindan itibaren basta Kadiköy
Fikirtepe olmak üzere Çatalca, Dudullu, Ümraniye,
Pendik, Davutpasa, Kilyos ve Ambarli'da yogun bir
yerlesimin basladigi sanilmaktadir.Istanbul'un
temelleri M.Ö. 7. yüzyilda atilmistir
Ana Menü
5
Tarihi Mekanlari
Sultan Ahmet Camii
Ayasofya Müzesi
Çemberlitas
Dolmabahçe Sarayi
Misir Çarsisi
Galata Kulesi
Kiz Kulesi
Kapali Çarsi
Yedikule
Topkapi Sarayi
Eyüp Sultan Camii
Ana Menü
6
Sultan Ahmet Camii
Türk ve Islam dünyasinin en ünlü anitlarindan
birisi olan Sultan Ahmet Camii Istanbula gelen
herkes tarafindan hayranlikla ziyaret edilir.
Klasik Türk Sanatinin bir diger örnegi olan bu
Sultan Camii orijinal olarak 6 minare ile insa
edilen tek camidir..
Sultan Ahmet Camiinin esas girisi Roma devrinden
kalan hipodrom tarafindadir. Bir dis avlunun
çevreledigi iç avlu ve esas mekân yüksek bir
podyum üzerindedir. Iç avluya açilan kapidan
ortadaki sembolik sadirvan ve etrafi çevreleyen
galerilerin üzerinden, fevkalade bir harmoni ile
biri, biri üzerine yükselen kubbeler görülür.
Içeriye açilan 3 kapidan herhangi birinden
girildiginde dis görünüsü tamamlayan boyama, çini
ve vitray camlarinin zengin ve renkli süslemeleri
ile karsilasilir. Iç mekân büyük bir bütündür
ana ve yan kubbeler genis sivri kemerlerin
dayandigi 4 iri sütun üzerinde yükselir.
Ana Menü
Tarihi Mekanlar
7
Çemberlitas
M.S. 330da Baskentin Romadan Istanbula nakli
sebebi ile sehrin ikinci tepesindeki büyük oval
bir meydanin ortasina, Konstantin in serefine
dikilmisti. Form Konstantin diye bilinen meydanin
etrafi sütunlu galeriler ile çevriliydi. Çemberli
tas, yanik sütun olarak ta bilinir. Orijinalinden
daha kisa hali ile günümüze gelebilmistir.
Eskiden üstünde Büyük Konstantinin günes tanrisi
pozundaki heykeli bulunurdu. Sütunun porfir
bloklari zamanla ve yanginlardan çatladigi için
demir çemberlerle çevrilmistir. Mermer baslik 12
yy., alttaki örme takviye kismi 18 yy. aittir.
Sütunun dibindeki küçük bir odada erken
Hiristiyanliga ait kutsal emanetler odasi
olduguna inanilirdi. Buradan geçen ana yol Büyük
Konstantin devrinden beri ayni güzergâhtadir.
Ana Menü
Tarihi Mekanlar
8
Misir Çarsisi
Eminönü'nde Yeni Cami'nin arkasinda ve Çiçek
Pazari'nin yanindadir.Istanbul'un en eski kapali
çarsilarindan olan Misir Çarsisi 1660 yilinda
Turhan Sultan tarafindan yaptirilmistir.Mimari
Kazim Aga'dir.Çarsi son olarak 1940-1943 yillari
arasinda Istanbul Belediyesi tarafindan restore
edilmistir.aktarlariyla meshur bu çarsida halen
tabii ilaçlar,baharat,çiçek tohumlari,nadirbitki
kök ve kabuklari gibi eski gelenegine uygun
ürünlerin yanisira,kuruyemis,sarküteri ürünleri,
degisik gida maddeleri yer satilmaktadir.Pazar
günleri kapalidir.
Ana Menü
Tarihi Mekanlar
9
Kiz Kulesi
Bogaz girisindeki kayalik üzerine kurulmus küçük,
sirin bir kuledir. Istanbulun sembollerinden
birisidir. Tarih içinde gözetleme kulesi, deniz
feneri olarak kullanilmis, Bogaz girisini
belirten bir mihenk noktasidir. Geçen yy.daki
görüntüsünü koruyan kule turizme tahsis edilmis
lokanta ve seyir balkonu ile servis vermektedir.
Sularin, karasevdanin ve söylencelerin gizemini
tasiyan Kiz Kulesi, istanbul'un en romantik ve
gizemli mekanlarindan biri. Alimli, sevdali ve
denizin ortasinda bir basina, yapayalniz...
Ana Menü
Tarihi Mekanlar
10
Kizkulesi Efsanesi

• Kendi kendine yeten bir tarihe sahip
  olan mekan, yüzyillardir anlatilan efsaneleriyle
  de bir ilgi odagi. Kizkulesi ile ilgili anlatilan
  ilk hikaye Ovidius'un kaydettigi bir ask
  hikayesi. Zamaninda Üsküdar sirtlarinda Tarniça
  Afrodit adina bir tapinak vardir. Hero'da genç
  kizlarin görev yaptigi bu tapinagin
  rahibelerindendir.
•   Kulede kumrulara bakmakla
  görevlidir. Aska yasaklidir. Her ilkbaharda
  doganin uyanisi adina tapinak çevresinde törenler
  yapilir, çevre sehirlerden insanlar akin akin
  tapinagin çevresine gelir, yenilir içilir, aski
  bulamayanlar Afrodit'e mabedinde yakararak aski
  yasayabilmek için yakarirlar. Bogazin karsi
  kiyisinda oturan Leandros'ta bu törene katilmak
  için tapinaga geldiginde Hero'yla karsilasir.
  Birbirine asik olan iki genç, Leandros'un gece
  kuleye gelmesi ile asklarini kutsarlar. Kizkulesi
  her gece iki gencin gizli askina taniklik eder.
  Leandros'un yüzerek kuleye geldigi firtinali bir
  günde kiskanç bir rahip feneri söndürür.
  Karanlikta yolunu kaybeden Leandros bogazin
  sularina gömülür. Sevgilisinin öldügünü gören
  Hero da kendini Kizkulesi'nden Bogazin sularina
  birakir.
• Kuleyle ilgili söylencelerden biri
  de Kleopatra'nin sonuna benzer bir sonun
  anlatildigi yilan hikayesidir. Kehanete göre
  kralin birine, çok sevdigi kizi onsekiz yasina
  geldiginde bir yilan tarafindan sokularak ölecegi
  söylenir.Bunun üzerine kral denizin ortasindaki
  bu kuleyi onararak kizini buraya yerlestirir.

Tarihi Mekanlar
Ana Menü
11
Topkapi Sarayi
Istanbul'un fethinden sonra Fatih Sultan Mehmet
tarafindan 1460 - 1478 yillari arasinda
yaptirilan ve zamanla yeni eklemelerle
genisletilen Topkapi Sarayi, yaklasik 380 yil
imparatorlugun yönetim merkezi ve padisahlarin
evi olarak kullanilmistir. Dolmabahçe Sarayi'nin
yapilmasindan sonra terk edilen Saray, önemini
her zaman korumustur. Sultan I. Abdülmecit ve
Sultan Abdülaziz dönemlerinde özel izinle
Saray'in bazi bölümlerin ziyarete açildigi
bilinir.  
Ana Menü
Tarihi Mekanlar
12
Eyüp Sultan Camii
Kara surlari ile Haliç surlarinin birlestigi
yerin disinda yer alan Eyüp Camii ve Türbesi
Islam dünyasinin kutsal yerlerinden kabul edilir.
Eyüp-el Ensari Hz. Muhammet'in bayraktarligini
yapmis bir sahisti, 7 yy. Arap kusatmasi
esnasinda burada ölmüs, Istanbul'un Türk
kusatmasi sirasinda mezari kesfedilmis, sonradan
türbe ve sehrin ilk camii buraya yapilmisti. Ilk
camii zelzeleden ötürü yikilinca 1800 de bu günkü
insa edilmisti. Islam'in kutsal Cuma günleri
inançli kalabaliklar türbeyi ziyaret ederler.
Yasli agaçlar, uçusan güvercinler, namaz
kilanlar, dua ve ziyaret edenler, türbe ve camii
civarini mistik, renkli bir atmosfere büründürür.
Avludaki türbenin duvarlari degisik çaglarin
çinileriyle kaplidir. Tarihi kaynaklar bu semtin
Bizans devrinde de kutsal bir mahal oldugunu
aziz bir kimsenin yatirinin ziyaret edilerek
yagmur dualari yapildigini kaydeder. Fatihten
sonra tahta geçip silah kusanan sultanlar Eyüp
Sultan türbesini ziyaret ederek merasimi
tamamlarlardi.
Ana Menü
Tarihi Mekanlar
13
Ayasofya Müzesi
Dünyanin 8.harikalarindan birisi sayilan
Ayasofya, Sanat Tarihi ve mimarlik dünyasinin 1
numarali yapisi hüviyetindedir. Bu yasta ve bu
ebatta zamanimiza gelebilmis ender eserlerdendir.
Orijinal adi Hagia Sofia olan, Türklerin Ayasofya
dedikleri yapi yanlis bir sekilde, Saint Sofia
olarak bilinir. Bazilika, Sofia isimli bir
azizeye degil, Kutsal Hikmete ithaf edilmisti.
Önceki bir pagan mabedinin yerinde yapilmis 3
ayri bazilika ayni isimle anlatilmisti..
Ana Menü
Tarihi Mekanlar
14
Dolmabahçe Sarayi
Dolmabahçe Sarayi, Avrupa sanati üslûplarinin bir
karisimi olarak 1843-1856 yillari arasinda insa
edilmistir. Sultan Abdülmecitin mimari Karabet
Balyanin eseridir. Osmanli Sultanlarinin her
devirde birçok sarayi bulunurdu. Ancak esas saray
Topkapi, Dolmabahçe Sarayinin tamamlanmasindan
sonra terk edilmistir. Dolmabahçe Sarayi 3 katli,
simetrik planlidir. 285 odasi ve 43 salonu
vardir. Denizden 600 metrelik bir rihtimi, kara
tarafinda ise birisi çok süslü 2 abidevi kapisi
vardir. Cumhuriyet döneminde, Atatürkün Istanbul
ziyaretlerinde ikametgâh olarak kullanilan
sarayda en önemli olay 1938de Atatürkün
ölümüdür. Halkin ziyaretine açik tutulan
Atatürkün nasi buradan Ankaraya gönderilmisti.
Halen saraydaki saatler bu büyük Türkün anisina
ölüm saatinde durdurulmustur.
Ana Menü
Tarihi Mekanlar
15
Galata Kulesi
Kule 1349'da Cenovalilarca Galata'yi çevreleyen
surlarin baskulesi olarak insa edilmistir.
Yapilisi hakkinda çesitli söylentiler vardir.
Baslangiçta isa Kulesi olarak adlandirilan kule,
Osmanlilar döneminde zindan ve gözlemevi olarak
kullanilmistir. Yangin ve firtinalardan sonra sik
sik restore edilen bina, son olarak 1964'de
onarim görmüs ve 1967'de yeniden kullanima
açimistir. Galata semti, her gün yeniden
kesfedilmeyi, yapraklarinin daha sik
karistirilmasini bekleyen bir tarih kitabi
gibidir.  
Ana Menü
Tarihi Mekanlar
16
Kapali Çarsi
Dünyanin en eski ve büyük kapali çarsisi Istanbul
sehrinin merkezinde yer alir. Dev ölçülü bir
labirent gibi, 60 kadar sokagi, üç binden fazla
dükkâni ile Kapali çarsi, Istanbulun görülmesi
gereken, benzersiz bir merkezidir. Adeta bir
sehri andiran, bütünü ile örtülü bu site zaman
içerisinde gelisip büyümüstür. 15 yy. dan kalan
kalin duvarli, bir seri kubbe ile örtülü eski iki
yapinin etrafi sonraki yüzyillarda, gelisen
sokaklarin üzerleri örtülerek, ekler yapilarak
bir alis veris merkezi haline gelmistir.
Eskiden esnafa olan güven duygusu halkin
birikmis parasini, bir banka gibi onlara
verilmesine ve isletilmesine neden olurdu.
Günümüzde birçok sokaktaki dükkânlar fonksiyon
degisikligine ugramistir. Yorgancilar,
terlikçiler, fesçiler gibi meslek gruplari sadece
sokak ismi olarak kalmistir.
Ana Menü
Tarihi Mekanlar
17
YEDIKULE

• Kapilar içeridekini korur disaridan,
  Istanbulu koruyan da kapilariydi. Osmanli ve
  Bizans döneminde Istanbula ancak el izinle
  girilebiliyordu.
• Ziyaretçiler sehri çevreleyen surlardaki
  kapilarda bekletilip izinleri kontrol edildikten
  sonra kente aliniyordu.

Sabah açilan kapilar, aksam kapaniyordu,
Istanbul'un kapilarinin bir çogunun yerinde
yeller esse de, kenti çevreleyen deniz ve kara
surlarinin kimi kesimleri ve kapilari hala
varliklarini sürdürüyor.
Ana Menü
Tarihi Mekanlar
18
Istanbul Manzaralari
GÖRMEK ISTEDIGINIZ RESMIN ÜZERINE TIKLAYIN
Ana Menü
19
Ana Menü
20
Ana Menü
21
Ana Menü
22
Ana Menü
23
Ana Menü
24
Ana Menü
25
Ana Menü
26
Ana Menü
27
Ana Menü
28
Ana Menü
29
Ana Menü
30
Ana Menü
31
Ana Menü
32
Ana Menü
33
Ana Menü
34
Ana Menü
35
Ana Menü
36
Ana Menü
37
Istanbul'u Dinliyorum
Kiz Kulesi
Ana Menü
38
ISTANBUL'U DINLIYORUM
Istanbul'u dinliyorum, gözlerim kapaliÖnce hafiften bir rüzgar esiyorYavas yavas sallaniyorYapraklar, agaçlardaUzaklarda, çok uzaklarda,Sucularin hiç durmayan çingiraklariIstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapali.Istanbul'u dinliyorum, gözlerim kapaliKuslar gediyor, derkenYükseklerden, suru suru, çiglik çiglik.Aglar çekiliyor dalyanlardaBir kadinin suya degiyor ayaklariIstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapali.Istanbul'u dinliyorum, gözlerim kapaliSerin serin KapalicarsiCivil civil MahmutpasaGüvercin dolu avlularÇekiç sesleri geliyor doklardanGüzelim bahar rüzgarinda ter kokulariIstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapali.Istanbul'u dinliyorum, gözlerim kapaliBasimda eski alemlerin sarhosluguLos kayikhaneleriyle bir yaliDinmis lodoslarin ugultusu içindeIstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapali.Istanbul'u dinliyorum, gözlerim kapaliBir yosma gediyor kaldirimdanKüfürler, sarkilar, türküler, laf atmalar.Birsek düsüyor elinden yereBir gül olmaliIstanbul'u dinliyorum, gözlerim kapali.Istanbul'u dinliyorum, gözlerim kapaliBir kus çirpiniyor eteklerindeAlnin sicak mi, degil mi, bilmiyorumDudaklarin islak mi, degil mi, bilmiyorumBeyaz bir ay doguyor fistiklarin arkasindanKalbinin vurusundan anliyorumIstanbul'u dinliyorum.
Orhan Veli KANIK
Ana Menü
Siir Anasayfa
39
KIZ KULESI Ufacik bir sözle yillara inat beklenir mi Ya bir bakisa, bir dokunusa Yillar önce verilen bir söz anlamini yitirse de tutulur mu Ya tek basina koskocaman bir sevgi yasanir mi. Yillar bir birini acimasizca kovalarken, Ben bir kenara oturup dönmeni bekledim Kimseye göstermedim yüzümü Kimseye sormadim seni. Gelecek olsan arar bulurdun beni biliyorum Yine de yilmadan, usanmadan seni bekledim Bir tarafa firlattigin sevgini, evlatlik aldim Ben seni iki kisilik sevdim. Dalgalar ayaklarimda intihar ederken, Seni diledim Marmara dan. Fazla uzakta olmadigini biliyorum Bir dalgaya biraksan kendini, Yani basimda olacaksin aslinda. Kiz kulesi kibirle gözlerimin içine bakiyor En büyük ask benimki diyor Bak iste denizin tam ortasindayim dalgalar selam çakiyor, Vapurlar hürmet ediyor, sarkilar söylüyorlar bize. Marmaraya yakismiyor bu ayrilik Burasi asiklarin sehriymis, sevenler burada bulusurmus Bende yerimi aldim, tam kiz kulesinin karsisindayim Seni bekliyorum! Gel de bir güzel görsün su koca sehir, Bir sevda, bir siir, bir türkü Gelmeyecegini bile bile bekliyorum seni Sana inat, vefasizligina inat bekliyorum Çünkü sen olmasan da, ben seni seviyorum. Sen sil bastan hayat kurarken Ben arta kalanlarla idare ediyorum Ask her ömre bir kere selam verir. Ya sen ölürsün yada ben Kaçabildigin kadar uzaklara kaç gerçeklerden Bu oyunda gerçekler yoktur bu oyun ölümünedir Tek kisilik bir ask benimkisi artik biliyorum Kiraya verdim kiz kulesine, Marmaraya ödünç verdim. Eger olurda bir gün ayni yolda karsilasirsak Sakin durma karsimda, sakin seslenme bana Dayanamam! Isteme benden emanetini, O artik sana hiç yakismiyor Kiz kulesinin artik ikinci el sevdam, Yarim kalmis türküleri dalgalar yuttu Ay isigi çaldi seni benden. Simdi kiz kulesinde iki ask gömülü, Biri benimki, digeri ise Istanbulun ki.. 
Özgür Akdogan
Ana Menü
Siir Anasayfa
40
AVCILAR FILM SUNDU
AYSE AVCILAR
06113027